Çağımızın En Büyük Sağlık Sorunu Obezite Nasıl Tedavi Edilir?

Obezite çağımızın en yaygın ve ciddi sağlık sorunlarının başında geliyor.

Sağlık Yayın: 10 Eylül 2025 - Çarşamba - Güncelleme: 10.09.2025 15:59:00
Editör -
Okuma Süresi: 8 dk.
25 okunma
Takip EtGoogle News

Dünya Sağlık Örgütü’nün yayınladığı rapora göre Türkiye, 18 yaş üstü yetişkin bireylerde yüzde 32’lik bir obezite oranına sahiptir. Bu da ülkemizin obezite sorununda Avrupa ülkeleri arasında ilk sırada yer aldığı anlamına geliyor. Bilim insanları 21. yüzyılın en ciddi ve en yaygın sağlık sorunu olduğunu vurguluyor.

Hareketsiz yaşam tarzı toplumda aşırı kilo sorununun artmasına yol açıyor. Ancak obezitenin tedavi edilebilen bir hastalık olduğunu unutmamak gerekir. Toplumun obezite ile mücadele konusunda bilinçlenmesi sağlıklı bir toplum için büyük bir önem taşıyor. Adana’da hastalarına hizmet sunan Genel Cerrahi ve Gastroenteroloji Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Kuntay Kaplan, obezite hakkında bilinmesi gerekenleri anlattı.

Obezite Nedir?

Vücutta fazla ve anormal yağ birikimi olarak tanımlanan obezite rahatsızlığı beraberinde ortopedik, psikiyatrik, kardiyovasküler ve metabolik rahatsızlıkları da getiriyor.

Obezitenin Nedenleri Nelerdir?

Obeziteye neden olan en önemli faktörün sağlıksız beslenme alışkanlıkları ve hareketsiz bir yaşam tarzı olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Kuntay Kaplan, “Fakat tüm bunlar obezite oluşumunu açıklamakta yeterli değildir. Obezite çok faktörlü ve son derece karmaşık bir sağlık sorunudur. Genetik, psikolojik, sosyolojik etkenler obeziteye yol açabiliyor. Kendimizi aç veya tok hissetmemizde hormonlar ve beyinde yer alan iştah merkezi önemli rol oynayabiliyor. Bu yüzden de obezite bir durum değil bir hastalık olarak tanımlanıyor.” dedi.

Pandemi Döneminde Obezite Oranı Arttı

Pandemi süreci tüm dünyada obezite vakaları belirgin bir artış gösterdiğini ifade eden Doç. Dr. Kaplan, bu dönemde yeme davranış bozukluğu ve fiziksel aktivite eksikliğinin toplumda kilo artışına yol açtığını kaydetti. Doç. Dr. Kaplan, şöyle devam etti: “Jung Food olarak tanımlanan sağlıksız gıdaların tüketimi artış gösterdi. Bunun yanı sıra artan nüfusla birlikte insanların sağlıklı beslenmesi çok daha maliyetli hale geldi ve tüm dünyada karbonhidrat tüketimi arttı. Hareketsiz yaşam tarzı ile birlikte alınan kalori ve harcanan kalori arasında büyük bir dengesizlik yaşandı. Pandemi sürecinde toplum genelinde 5-10 kilogramlık bir artış yaşandı.”

Türkiye Obezitede Hangi Düzeyde?

Dünya Sağlık Örgütü’nün yayınladığı veriler incelendiğinde dünyada 1,9 milyar insanının fazla kilolu olduğunu hatırlatan Doç. Dr. Kaplan, şu bilgileri verdi: “Bununla birlikte 650 milyon obez birey kayıtlara geçmiş durumdadır. Beş yaş altındaki 41 milyon çocuk da fazla kilolu veya obez olarak nitelendiriliyor. Dünya Sağlık Örgütü verileri bize gösteriyor ki 18 yaş üstü yetişkin nüfusta Türkiye yüzde 32’lik bir obezite oranına sahiptir. Bu da ülkemizin Avrupa Obezite sıralamasında ilk sırada yer aldığı anlamına geliyor. Avrupa’da obezitenin en yaygın olduğu ülke konumunda olan Türkiye’de yaklaşık 20 milyon obez birey olduğu düşünülüyor.”

Kadınlarda Yüzde 40, Erkeklerde Yüzde 20 Düzeyinde

Kadınlarda obezite sorunun görülme oranının yüzde 40, erkeklerde ise yüzde 20 düzeyinde olduğunu belirten Doç. Dr. Kuntay Kaplan, şunları kaydetti: “Yaş dağılımına göre obezite grafiği incelendiğinde obezite görülme sıklığının otuzlu yaşlarda artmaya başladığı ve 45-65 yaş arası grupta zirve yaptığı gözleniyor. Kentsel coğrafyalarda obezite sıklığı yüzde 23,8, kırsal alanlarda ise yüzde 19,6 şeklinde kayıtlara geçiyor. Obezite vakalarındaki bu hızlı artış, çocukların da sağlığını olumsuz etkiliyor. Türkiye’de her dört çocuktan biri fazla kilolu veya obez. Yine istatistik veriler incelendiğinde ilkokul öğrencilerinde yüzde 10 obez, yüzde 15,7 ise fazla kilolu nüfus göze çarpıyor.”

Obeziteden Korunmak İçin Neler Yapılmalıdır?

Obezite ile mücadelenin anne karnından başlayarak hayatın sonuna kadar sürdürülmesi gereken bir süreç olduğunu dile getiren Doç. Dr. Kuntay Kaplan, şu açıklamalarda bulundu: “Bu yüzden obeziteye karşı toplumsal farkındalığın arttırılması şarttır. Bireyler sağlıklı beslenme ve aktif bir yaşam tarzı konusunda özen göstermelidir. Kilo artışından kaçınmak için sağlıksız atıştırmalıklar terk edilmeli. Karbonhidrat, yağ ve protein dengesi sağlanmalıdır. Her yetişkin insanın gün içerisinde en az on bin adım atması önem taşıyor. Aileler çocuklarını obeziteden korumak için öğün atlamadan düzenli beslenmelerini sağlamalı ve sağlıklı besinler tüketmeye yönlendirmelidir. Yağlı, tuzlu ve şekerli atıştırmalıklar yerine antioksidan ve vitamin bakımından zengin meyve ve sebzelerin tüketimi özendirilmelidir.”

Kilo Vermek Yaşam Kalitesini Arttırır

Obezitenin çok sayıda kronik hastalığın davetçisi olduğunu anlatan Doç. Dr. Kuntay Kaplan, “Obezite tip 2 diyabet başta olmak üzere kalp ve damar hastalıklarının, hipertansiyonun, karaciğer yağlanmasının zeminini oluşturan faktördür. Obezite hastaları kanser gelişimine, safra taşlarına, solunum yolu hastalıklarına, kısırlığa ve astıma karşı daha savunmasızdır. Bununla birlikte kas ve iskelet sistemine ilişkin çok sayıda sorunu beraberinde getirir. Tüm bunların haricinde depresyon ve duygu durum bozuklukları gibi ruhsal bazı problemlere de yol açar. Bu yüzden kilo vermek yaşam kalitenizi olumlu yönde etkiler ve pek çok hastalığa dair risk faktörlerini azaltır.” şeklinde konuştu.

Obezite Tedavisi Nasıl Yapılır?

Obezite tedavi edilebilen bir hastalık olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Kaplan, bu bilincin toplum genelinde yaygınlaştırılması gerektiğinin altını çizdi. Obezite tedavisinde uygulanan yöntemlerin hastanın kilosuna, genel sağlık durumuna ve yaşam koşullarına göre farklılık gösterdiğini bildiren Doç. Dr. Kaplan, temel olarak obezite tedavisinde kullanılan yöntemler şu şekilde sıraladı:

Diyet ve Beslenme Değişiklikleri

Sağlıklı ve dengeli bir beslenme rutini oluşturmak obeziteli bireylerin sağlıklı bir hayata kavuşmak için uygulaması gereken ön koşuldur. Günlük olarak aldığımız kalori miktarını azaltmak, tükettiğimiz porsiyonun kontrolünü yapmak ve daha çok besin değeri açısından zengin gıdalar tercih etmek önemlidir. Diyetisyenler kişinin genel durumuna ve ihtiyaçlarına uygun bir beslenme programı hazırlayarak obeziteyle mücadelesine destek olurlar.

Fiziksel Aktivite

Düzenli olarak bilinçli egzersiz yapmak kişinin fazla kilolarını verebilmesi ve kilo kontrolünü sağlayabilmesi için önemlidir. Her yetişkinin haftalık periyotta en az 150 dakika süreyle orta seviye aerobik aktivite yapmalıdır. Yürüyüşler, bisiklet veya yüzme gibi egzersizler obezite sorunu yaşayan bireyler için uygun aktivitelerdir.

Sağlıklı Yaşam Tarzı

Yaşam tarzımızda sağlıklı değişiklikler yapmak obezite tedavisi için ve tedavi sonucunda elde edilen sonuçları sürdürülebilir kılmak için önemlidir. Yeme alışkanlıkları, fiziksel olarak daha aktif bir yaşam obeziteye karşı etkilidir.

İlaç Tedavisi

Doktorlar bazı durumlarda hastanın kilo vermesini destekleyebilmek için bazı ilaç uygulamalarına başvurabilir. Bu ilaçların temel çalışma prensibi, yağ emilimini azaltmak ve kişinin iştahını baskılamaktır. Fakat asla doktor reçetesi olmadan kilo verme vaadinde bulunan ilaçlar kullanılmamalıdır. Aksi taktirde sağlığınız için son derece endişe verici sonuçlarla karşılaşabilirsiniz.

Cerrahi Operasyonlar

Obezite cerrahisi, obezite tedavisinde diğer seçeneklerle sonuç alınamadığında başvurulan bir yöntemdir. Günümüzde gelişen tıbbi teknolojiler sayesinde tüp mide, mini gastrik bypass, revizyon cerrahisi, RNYgastrik bypass ve robotik obezite cerrahisi ile fazla kilolarınızla vedalaşmak mümkündür. Mide küçültme ameliyatı ve benzeri cerrahi prosedürler kişinin mide hacmini azaltır ve kilo kaybetmesini teşvik eder. Cerrahi operasyon ciddi sağlık problemleri yaşayan ve vücut kitle indeksi 40 ve üzeri düzeyde olan kişiler için değerlendirilir. 

Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.